নবী কারীম সাল্লাল্লাহু আলাইহি ওয়া সাল্লামের স্ত্রী গন
a) Hz. Hatice: Hanımlarından ilki olan Hz. Hatice Kureyşli Huveylid'in kızıdır. Hz. Muhammed onunla peygamber olmadan önce, Hatice kırk yaşında iken evlendi. Bu hanımı ölünceye kadar bir başkasıyla evlenmedi. Zira bu hanım, peygamberlik görevinde Hz. Muhammed'e yardım eden, onunla birlikte üstün gayret gösteren, canını ve malını onun yoluna koymuştu. Hicretten üç sene önce vefat etti.
b)Hz. Sevde: Resûlullah, Hz. Hatice'nin vefatından günlerce sonra Kureyşli Zem'a'nın bu kızı ile evlendi. Hz. Sevde Hz. Peygamber'le geceleme hakkını Hz. Aişe'ye devretmişti.
c)Hz. Aişe: Hz. Ebû Bekir'in kızıdır. Hicretin birinci senesinde Hz. Peygamber onunla zifafa girdi. Ondan başka bâkire ile evlenmedi. Hanımlarının en fakihi/anlayışlısı ve kendisine en sevimlisi idi. Sahâbenin pek çoğunun fetvâ kaynağı idi. (Ona iftira atıldığında) suçsuzluğu vahiy ile tespit edildi.
d) Hz. Hafsa: Ömer b. Hattâb'ın kızıdır. Ebû Dâvûd, Hz. Peygamber'in onu boşadığını fakat daha sonra ona geri döndüğünü zikretmektedir.[1]
e) Hz. Zeyneb: Kays kabilesinin Hilâl b. Amiroğulları'ndan Huzeyme b. el-Hâris'in kızıdır. Hz.Peygamber'in bu hanımı, evlendikten iki ay sonra vefat etmiştir.
f) Hz. Ümmü Seleme Hind: Kureyşli Mahzûmoğulları'ndan Ebû Ümeyye'nin kızıdır. Ümmü Seleme, Allah Resûlü'nün en son ölen hanımıdır.
g) Hz. Zeyneb bt. Cahş: Esedoğulları'ndandır. Bu hanım, halası Ümeyye'nin kızıdır. Şu âyet onun hakkında inmiştir: "Zeyd o kadınla beraberliğini sona erdirdiğinde onu seninle evlendirdik."[2]Bu âyet nedeniyle Hz. Peygamber'in diğer hanımlarına karşı övünerek şöyle derdi: "Sizi aileleriniz evlendirdi. Beni ise yedi kat ötesinden Allah evlendirdi!"[3] Hz. Ömer'in hilâfetinin ilk zamanlarında vefat etti.
h) Hz. Cüveyriye: el-Hâris'in kızıdır. Bu hanım Mutsalikoğulları'ndan esir alınanlar arasında idi. Hz. Peygamber'e gelerek ondan kölelikten azât sözleşmesi (mükâtebe) ile yardım istedi. Hz. Muhammed onun adına kölelikten kurtulma parasını ödedi ve onunla evlendi.
i) Hz. Ümmü Habîbe: Kureyş'in Emeviler kolundan Ebû Süfyân'ın kızıdır. Abdullah b. Cahş ile evli iken, birlikte Habeşistan'a hicret etmişlerdi. Abdullah orada hıristiyan oldu, Ümmü Habîbe ise müslüman olarak kaldı. Bunun üzerine Hz. Muhammed, Necâşî'ye bir heyet göndererek Ümmü Habîbe'ye talip oldu. Necâşî, Hz. Muhammed'le onu nikahladı. Necâşî, Hz. Peygamber adına Ümmü Habîbe'ye mehir verdi. Bu olay hicretin yedinci senesinde meydana geldi.
j) Safiyye: Nadîroğulları'nın reisi olan Huyey b. Ahtab'ın kızıdır. Hârûn b. İmrân'ın soyundan gelmektedir. Bu hanım, Hz. Peygamber'e Safî'den bir câriye olarak gelmişti. Allah Resûlü onu azât etmiş ve azâdını mehri saymıştı. Böylece bu durum ümmet için sünnet/ gelenek oldu. Buna göre, kişi câriyesini azât eder ve azâdını onun mehri kabul ederdi.
k) Hz. Meymûne: Hilâloğulları'ndan el-Hâris'in kızıdır. Bu hanım, Hz. Muhammed'in evlendiği en son kadındır. Hz. Peygamber'in bu hanımla evliliği, Mekke'de kaza umresi sırasında ihramdan çıktıktan sonra gerçekleşmiştir.
Hilâloğulları'ndan el-Hâris'in kızıdır. Bu hanım, Hz. Muhammed'in evlendiği en son kadındır. Hz. Peygamber'in bu hanımla evliliği, Mekke'de kaza umresi sırasında ihramdan çıktıktan sonra gerçekleşmiştir.
[1] Ebû Dâvûd, "Talâk", 38.
[2] el-Ahzâb 33/37. Ayetin tamamı şöyledir: "Bundan böyle evlatlıkları, eşlerinden gereksinmelerini karşıladıktan sonra onları (boşadıklarında), inananların o kadınlarla evlenmeleri konusunda kendilerine herhangi bir güçlük olmaması için, seni onunla evlendirdik. Allah'ın sözü, böylece yerine getirilmiştir."
Allah Teâlâ bu âyetle, Hz. Peygamber'in Zeyneb'le bir hikmete binaen evlendiğini açıklamaktadır. Bu hikmet ise, evlatlığın eşini, gerçek oğlun eşi gibi kabul edenlerin inançlarını ortadan kaldırmaktır. Hz. Peygamber'in Zeyneb'in dışındaki diğer eşleri hakkında iyice düşünen bir kişi, Hz. Peygamber'i onlarla evlenmeye sevk eden hikmetleri görür. Hikmetlerden biri, akrabalık bağları oluşturmak ve ilişkileri kuvvetlendirmektir. Diriliş dönemlerinde bu akraba ilişkilerindeki faydalar açıktır.
Bir başka hikmet ise, müminlerin hanımlarını eğitmektir; zira bir veya iki kadın eğitimde yeterli olmaz.
Allah Resûlü'nün evi, eğitim ve öğretim yuvası idi. Kadınlara ait ihtiyaç duyulan hususlarda müminlerin kadınlarına güzel rehberlik yapabilecek hanımlarının olması gerekir.
Resûl-i Ekrem'in Cüveyriye ile evlenmesindeki siyasete bak: Cüveyriye'nin kavmi sahabenin eline esir düşmüştü. Bu evlilikten dolayı müslümanlar onları serbest bıraktı. Bunun üzerine hepsi de müslüman olup, inananlara yardım ettiler. Ümmü Habîbe ile evliliğindeki hikmet gayet açıktır: Hz. Peygamber Ümmü Habîbe'yi İslâm üzere sebat etmiş olarak buldu. Böylece hem Habeşistan'da Hıristiyan olan kocasının hem de Mekke'deki kâfir ailesinin ona baskı kurup zulüm etmelerinden korumayı ve ona iyilik etmeyi isteyerek evlendi. Safiye ile evliliğine gelince, babasının Kurayzaoğulları'yla kocasının da Hayber savaşında öldürülmesinden sonra, onun esir olarak perişan duruma düşmesi, Allah Resûlü'ne çok ağır geldi. Bütün bu evliliklerde, "Hz. Peygamber hikmet için değil, şehvet için çok evlenmiştir." diyen din düşmanlarına cevap vardır.
Eğer bunlar meseleyi iyice anlamış olsalardı, Peygamber onların iddia ettiklerinden daha yücesine yönlendirilmiş olduğunu anlarlardı. Birden fazla kadınla evlenmesindeki hikmet sona erince yüce Allah ona şöyle buyurdu: "(Ey Muhammed!) Bundan böyle senin, cariyelerin dışında, güzellikleri hoşuna gitse de ne başka kadınlarla evlenmen ne de eşlerini boşayıp onların yerine başkalarını alman helaldir. Al