ആരാധന-അടിമയുടെ അളവുകോല്
"Deki: (ey mııhammed) sen onlara, "Eğer ibadetiniz olmazsa, Rabbim sizi ne yapsın! " FURKAN 77
Yani, neyinize değer versin? Yani, ne işe yararsınız? Yani, siz kaç parasınız?
Bu ayeti kerime, insanın tek değer ölçüsünü, insanın değerini anlatan tek şeyi, başkasına değer vermede ve değerli ile değersizi ayırd edebilmrde tek kıstasın yaradılış gayemiz olan KULLUK yani, ibadet olduğunu vurguluyan bir ayeti kerimedir.
Bu ayeti kerimenin ifadesinden de anlaşıldığı gibi, eğer sizin ibadetiniz olmasa Rabbim sizi ne yapsın yani, insanın gerek kendisine dönük, gerek başkasına dönük tek değer ölçüsünün kulluk olduğunu i iade et inekledi r.
Buda gösteriyor ki, kulluğun dışında bir tefadül yoktur. Yani, fazilet ölçüsünün olmadığını göstermektedir. Değerli ve değersizde ölçü bu olduğu gibi, tefadülde de tek değer ölçüsü budur. Biz ne kadar kul isek değerimiz, o nisbette artar. "Allah'
indindeki en keriminiz, en üstününüz Allah'dan en çok korkanınızdır.5 Katiyyetle, buna eş, buna denk, buna nezir başka bir değer ölçüsü yoktur.
Kişi, dünyanın tek hakimi bile olsa, katiyyetle kulluğun insana kazandırdığı gibi bir değer kazandırmaz. Yani, kulluğunu Allah'a yapan kişi, dünyanın en fakir, en çirkin insanı, dünyanın en güzel, ve tek hakiminden daha değerlidir.
Peygamber neslinden gelen, ancak Allah'a kulluk etmiyen birisi ile, firavnun neslinden gelmiş, Allah' kull olan birisi daha değerlidir.Kulluk hiç bir zaman kendisine eş, denk bir değer ölçüsü tanımıyor.Nasıl ki Tevhit Allah' birleme, her meselenin önüne takdim ediliyorsa, edilmesi gerekiyorsa, kulluğuda tevhit cüz'lerinden bir cüz' olarak yaşantı biçimimizde, yakın veya uzak yaşadığımız toplum içerisinde, tek değer ölçüsünün bu olduğunu, gündeme getirmeliyiz yani, bununla değerlenmeye ve değerlendirmeye çalışmalıyız.
İnsana, yakınlık veya uzaklık bununla ölçülür. Rasulün neslinden bile olsa, kulluk edasını yerine getirmiyorsa, değeride o nisbette azalır. Rsulün amcaları örneğinde olduğu gibi. F irav'nün neslinden bile olsa kulluk edası nisbetinde değer kazanır.
Bu ölçü ile neseben insana en yakın birisi en uzak olabildiği gibi, en uzak olanda, en yakın olabiliyor.
Nuh'(a.s)'ın, oğlu neseben yalın olmasına rağmen, iman ememesinden dolayı en uzak olmuştur. Hakeza, Selmenı Farisi kendisi aslen iranlıdır Rasulullah'a neseben uzak olmasına rağmen bu değer ölçüsü ile Rasulullah' onun için "ailemdendir" demiştir.
Binaenaleyh, düşüncelerimizde, söz ve değerlendirmeye dönük tatbikatımızın zıttı, bu ölçünün dışında olmamalıdır.
Tevhide vukufiyetimizin sebatince, Tevhidi yaşadığımız ve yaşattığımız nisbette bu ölçü kalbimizi işgal etmelidir. Vele ve bera'da kulluk'la değerlendirilmelidir.öyle ise, yaşantımızda, değerlenmede değerini bilmek istyorsan Kulluğunu Bil!