?????
Hamd, yalnızca Allah'adır. Salât ve selâm da Peygamberimiz Muhammed -sallallahu aleyhi ve sellem-'edir.
Mübârek Ramazan ayının başlaması ile bayramın tayini konusunda müslüman âlimler arasında büyük bir görüş ayrılığı vardır.
Bazı âlimler:
{صُومُوا لِرُؤْيَتِهِ وَأَفْطِرُوا لِرُؤْيَتِهِ،فَإِنْ غُمَّ عَلَيْكُمْ فَأَكْمِلُوا الْعِدَّةَ ثَلاَثِينَ } [ متفق عليه ]
“(Ramazan ayının) hilâlini gördüğünüzde oruç tutun. (Şevvâl ayının) hilâlini gördüğünüzde de bayram edin.
Hadisine göre, hilâlin görülmesine göre hareket edilmesi gerektiği görüşündedir.
Bazıları da bu konuda astronomi âlimlerinin görüşlerine dayanmakta ve şöyle demektedirler:
"Astronomi âlimleri, kamerî ayların başlangıçlarını bilme konusunda astronomi ilminde zirveye ulaşmışlardır."
Bu meselede doğru olan görüş:
Birincisi:
Bu meselede doğru olan ve ona göre hareket edilmesi gereken görüş, Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem-'in işâret ettiği şu sözüdür:
{ صُومُوا لِرُؤْيَتِهِ وَأَفْطِرُوا لِرُؤْيَتِهِ،فَإِنْ غُمَّ عَلَيْكُمْ فَأَكْمِلُوا الْعِدَّةَ ثَلاَثِينَ } [ متفق عليه ]
“(Ramazan ayının) hilâlini gördüğünüzde oruç tutun. (Şevvâl ayının) hilâlini gördüğünüzde de bayram edin.
Ramazan ayının başlaması ve sona ermesinde hilâlin gözle görülmesine itibar edilir. Çünkü Allah Teâlâ'nın, Peygamberimiz Muhammed -sallallahu aleyhi ve sellem- ile gönderdiği İslâm şeriatı, genel ve kıyâmet gününe kadar sürecek kadar kalıcıdır. Dünyevî ilimler ister ileri düzeyde olsun, isterse geri kalmış olsun, ister teleskop gibi âlet olsun, isterse olmasın, o ülke insanları içerisinde astronomi hesaplarını bilen ister bulunsun, isterse bulunmasın, İslâm şeriatı, her zaman ve mekan için geçerlidir.
İnsanlar, her asırda ve yeryüzünün her yerinde hilâli gözle görebilirler.Fakat astronomi hesaplarına göre durum böyle değildir.Bazı insanlar bunu bilebilir, bazıları bilemeyebilirler.Aynı şekilde teleskop gibi âletler,bazı yerlerde bulunabilir, bazı yerlerde bulunmayabilir.
İkincisi:
Allah Teâlâ, geçmişte olanı bildiği gibi, gelecekte astronomi ve diğer ilimlerde ilerleme olacağını bilir.
Bununla birlikte Allah Teâlâ şöyle buyurmuştur:
ﮋ... ﮥ ﮦ ﮧ ﮨ ﮩﮪ...ﮊ [ سورة البقرة من الآية: ١٨٥]
"O halde sizden her kim, Ramazan ayını idrak ederse, onda oruç tutsun." [3]
Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem- de bunu şu sözüyle açıklamıştır:
{ صُومُوا لِرُؤْيَتِهِ وَأَفْطِرُوا لِرُؤْيَتِهِ،فَإِنْ غُمَّ عَلَيْكُمْ فَأَكْمِلُوا الْعِدَّةَ ثَلاَثِينَ } [ متفق عليه ]
“(Ramazan ayının) hilâlini gördüğünüzde oruç tutun. (Şevvâl ayının) hilâlini gördüğünüzde de bayram edin.
Allah Teâlâ, Ramazan ayının orucunu ve Ramazan bayramını, hilâlin görülmesiyle bağlantılı kılmıştır.Allah Teâlâ, yıldızları hesaplamak ve seyrini takdir etmek gibi ilimlerde astronomi âlimlerinin ilerleyeceklerini bilmesine rağmen, Ramazan ayının orucunu ve Ramazan bayramını, yıldızları hesaplamak sûretiyle bilinen ay ile bağlantılı kılmamıştır.
Bundan dolayıdır ki bütün müslümanların, oruca başlamak ve bayram etmek konusunda, Allah Teâlâ'nın, elçisi Muhammed -sallallahu aleyhi ve sellem-'in lisanıyla kendileri için meşrû kıldığı hilâlin gözle görülmesine itimat etmeleri gerekir. Bu, ilim ehlinin bir konuda ittifak etmesi gibidir.Her kim de buna aykırı hareket eder ve yıldızların hesaplanmasına itimat ederse bu, şâz/aykırı bir görüştür ve ona itibar edilmez.
Yine en doğrusunu Allah Teâlâ bilir.[5]
[1] Buhârî ve Müslim
[2] Buhârî ve Müslim
[3] Bakara Sûresi:185
[4] Buhârî ve Müslim
[5] İlmî Araştırmalar ve Fetvâ Dâimî Komitesi Fetvâları, cilt:10, sayfa: 106